TÜTÜN EKSPERLERİ DERNEĞİ

TÜTÜN MAMULLERİ İTHALATI, TÜRK TÜTÜNCÜLÜĞÜNÜ VE YURTİÇİNDE YAPILAN ÜRETİMİ BİTİRİR

BASIN DUYURUSU

TÜTÜN MAMULLERİ İTHALATI, TÜRK TÜTÜNCÜLÜĞÜNÜ VE YURTİÇİNDE YAPILAN ÜRETİMİ BİTİRİR

 

Türkiye’de tütün mamulleri üreticisi olmayanların da sigara ve diğer tütün mamulleri ithalatına imkan sağlayan TAPDK Kurul Karar’ının Bakanlar Kuruluna gönderildiği haberleri, 26 Ocak 2007 tarihinde Reuters’da ve 27 Ocak 2007 tarihinde de “TEKEL’de Özelleştirme Öncesi Tuhaf Karar” başlığıyla Vatan Gazetesi’nde yer aldı.

Türkiye de tütüncülük alanında son 25 yıldır alınan kararların ve uygulamalarının, ülke  ve toplum çıkarlarına ne kadar ters ve yanlış olduğu gelinen nokta itibarıyla bugün daha net olarak görülmektedir. 1984 yılında sigara ithalatına ilişkin Karar, 1177 sayılı Kanunun 38 inci maddesini  -Tütünde Devlet Tekel’i vardır- yürürlükten kaldıran 03/06/1986 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan  3291 sayılı Kanun ve  “TEKEL katılımı olmaksızın” yabancılara tütün mamulleri üretme ve ithal etme izni veren 02/05/1991 tarihli ve 1755 sayılı Karar, Türk Tütüncülüğünün gerilemesinde ve bugünlere gelmesinde önemli kilometre taşlarıdır.

Özellikle 1970’li yıllarda  kaçak olarak yurda sokulan yabancı menşeli sigaraların ve bu sigaralardan elde edilen rantı devlet gelirleri içine almak ve kaçakçılığı önlemek amacıyla başlatılan sigara ithalatının 22 yıl sonra yarattığı manzara ortadadır. Sigara ithalatına ve arkasından yurtiçinde blended sigaraların üretimine ve pazarın çoğunu oluşturmasına rağmen ne yazık ki sigara kaçakçılığına engel olunamamıştır.  Öyle ki, 12 Eylül 1980 öncesi yaratılan  ve teröre sermaye olan sigara kaçakçılığının, ardı arkası kesilmeden günümüzde de başta PKK olmak üzere suç örgütlerine büyük gelir sağladığı resmi olarak ifade edilmektedir. Tabii bu arada, bir yandan ;önce kaçakçılık, sonra ithalat ve daha sonra yurtiçi üretimle değiştirilen tüketicinin damak zevki,diğer yandan TEKEL’in  özelleştirme kapsamına alınarak elinin kolunun bağlanması ve çokuluslu şirketlerle rekabet edemez duruma düşürülmesi ,Türkiye  pazarında Türk tütününden mamul sigaraların aleyhine işleyen bir yapı kurulmasına neden olmuştur.  

Son 25-30 yılı şöyle bir hatırladıktan sonra tekrar günümüze dönecek olursak;

Kamuoyunun “Tütün Üst Kurulu” olarak ifade ettiği TAPDK’nın Temmuz 2002’de göreve başladığı, dolayısıyla Kurul üyelerinin görev sürelerinin  2007 Temmuz’unda dolacağı ve bu tarihten sonra yeni üyelerin görevlendirileceği bilinmektedir. Görev sürelerinin dolmasına 6 ay kala Kurul’un bugüne değin üzerinde hiç düzenleme yapmadığı tütün mamullerinin ithalatı konusunda peş peşe kararlar alması sektörde manidar karşılanmıştır.

TAPDK’nın tütün mamullerinin ithalatına ilişkin Kararı’nda, “ülkede tütün mamullerinin kaçakçılığının ulaştığı boyutun” genel gerekçe olarak gösterildiği tahmin edilmektedir. Türkiye pazarını her türlü tütün mamulleri ithalatına açmak Karar’ı ile ilgili olarak sektör temsilcilerinin Derneğimize ulaşan görüşü bu kararın bir “oldu bitti kararı” olması şeklindedir. TAPDK’nın görüş alma ve değerlendirme konusundaki hassasiyeti sektörce bilinmektedir. Pekala, konuyla ilgili olarak sektörün ve ilgili kamu kuruluşlarının görüşü alınmış mıdır? Örneğin, sektörde önemli ölçüde üretim ve yatırımı olan yerli sermayenin, tütün üreticilerinin veya temsilcilerinin bu konuda görüşü alındı mı? Aynı şekilde, vergi ve ithalat mevzuatını düzenleyen Maliye Bakanlığı ile Gümrük Müsteşarlığı ile konu görüşülmüş müdür? Biz bu görüşlerin alınmadığını tahmin ediyoruz. Umarız, yanılırız.

4733 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin 7 nci bendi “Türkiye’de, marka bazında sigara için yıllık en az iki milyar adet, diğer tütün mamulleri için yıllık en az onbeş ton üretenler, aynı markadan olmak üzere serbestçe ithalat yapabilirler, fiyatlandırabilirler ve satabilirler. Bu fıkrada belirtilen üretim miktarlarına ilişkin şartları yerine getirmeyenlerce yapılacak sigara ve diğer tütün mamullerinin ithalatı, ithal edilen tütün mamullerinin fiyatının belirlenmesi ve yurt içinde pazarlamasına ilişkin usul ve esaslar Kurumun önerisi üzerine Bakanlar Kurulu tarafından belirlenir. Bu maddede belirtilen şartlarla ilgili işlemlerin tespit ve takibi Kurum tarafından yürütülür.” şeklindedir. Madde hükmünde açık olan ifade, “yurtiçinde üretim yapanların ancak belli şartları yerine getirdiğinde marka bazında ithalat yapabileceği” anlamını taşımaktadır. Burada dikkat çeken husus, madde hükmüne tezat teşkil eden “serbest ithalat” ifadesinin Karar’da yer almasıdır. Burada sektör temsilcilerinin ve ilgililerinin aklına, “Acaba, Karar’da yer alan  bu ifade şekli belki bir gün birilerinin işine yaraması için mi konulmuştur?” sorusunu getirmektedir.  

            Sigara ve diğer tütün mamullerinin yurt içinde üretim tesisleri bulunmayanlar tarafından serbestçe ithalatının yapılması;  ülke tütüncülüğünü, tütün üreticisini ve yurtiçinde  üretimde bulunan firmaları olumsuz olarak etkileyeceği gibi dolaylı vergilerin önemli gelir kalemini oluşturan tütün mamullerinden alınan vergilerin de azalmasına yol açacaktır.Konuyu irdeleyecek olursak; yurtiçinde üretilen tütün mamullerinden alınan ÖTV, perakende satış fiyatı üzerinden alınırken; yurtdışından ithal edilecek olan tütün mamullerinin ÖTV’si malın bedeli üzerine fon ve vergi eklendikten sonra uygulanacaktır. Bu durumda, özellikle sigara haricindeki diğer tütün mamullerinin (sarmalık kıyılmış tütünde, nargilelik tütün mamullerinde, puro ve pipoda) ithalatçısı olacak firmalar, yurtiçinde  üretim yapan yerli firmalara  göre yarı yarıya vergi avantajı  sağlanmış olacaktır. Bu durumda, sigaraya uygulanan vergi oranları ile eşdeğer oranda vergi uygulamasına tabi tutulan sigara dışındaki diğer  tütün mamulü üreticisi yerli firmaların  mağduriyeti daha da artmış olacaktır.

 

Şimdi TAPDK’ya soruyoruz;

·                    2004 ve 2005 yıllarında Kurulunuzdan izin alınarak kurulan ve sermayesinin tamamı yerli olan 4 adet nargilelik tütün mamulü üreticisi ile 2 adet kıyılmış tütün mamulü üreticisine yurtiçine satış imkanı vermeyen ÖTV düzenlemesi ile ilgili olarak  bir Kurul Kararı alıp Maliye Bakanlığını bilgilendirdiniz mi?

·                    Tekel A.Ş.’nin Kübalı ortağından devraldığı puro üretim tesislerini 2005 yılında Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’ndan 1.325.000 ABD Doları bedelle satın alan CHE Tütün ve Tütün Mamulleri Alkollü İçecekler San. ve Tic. Ltd. Şirketi, Kurul Kararı’nın işlerlik kazanması ile üretimine devam edebilecek midir?

·                    Türkiye’de tütün mamulleri kaçakçılığının nedeni ve önleme yolları bellidir. Bu konuyu daha önceki basın açıklamalarımızda izah etmiştik. Tütün mamullerinin ithalatında “kaçakçılığa engel olmak” gibi zahiri bir gerekçenin arkasına sığınmamalıdır. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı. Doç. Dr. Abdüllatif ŞENER’in Türkiye’de yurtiçinde üretim yapan firmaları kaçak üretici konumuna sürükleyecek, bunun yanı sıra  yurtiçinde üretim yapmayan kişi ve firmalara serbest ithalat hakkı tanıyan TAPDK’nın Kurul Kararını engelleyeceğini ümit ediyoruz ve bekliyoruz. Saygılarımızla…

 

TÜTÜN EKSPERLERİ DERNEĞİ
YÖNETİM KURULU